16 Temmuz 2010 Cuma

ay yaaaaa











Evet
Post'un başlığını bööle koydum.
Yani önceki postla uğraşirken,
birden bebe telsizinden bir çığlık yükseldi..
ööle bi ağlamaydı ki, artık herşey için çok geçti..
evet sonunda biz de "çocuğunu yataktan düşürenler"
kervanına katıldık.

Leyla uyanmış ve bizi arar-uykulu uykulu emeklerken
yatağa yaptığımız engleeri aşıp yerde uyanmıştı,
hem de kafa üstü...

Çok ağladı..
Zor sakinleşti...
Bence acısından ziyade(elbette acıdı başı çünkü hemencik
boynnynk die şişti-kızardı - buz koyduk himen...)
korkudan ve şaşkınlıktan da ağlıyordu...
Yani zaten yalnız uyanmak onu korkutıyor- e bi de kafa üstü yerde uyanmak...
Off yaa.
Aklıma geldikçe kendime kızıp duruyorum...

O dakikakalar çok zor geçti...
Zor sakinleşti dedim ya- ben de zor sakinleştim...
Bi yandan Ali almaya çalışıyo kucağımdan bi yandan
Raya bana ver diyo.
nasıl sarılıp nasıl sıkı sıkı sarmaladıysam...
Arkamı dönüp yok saydım onları..
Pış pışlayıp sarıldım
Sallandım- salladım
UUuuuu uuu uuuu diye diye...

Soona meme vermee çalıştım-avunsun diye...
önce almadı..
soona sakinleşip kendine gelmeye başlayınca
nefesi düzelip durumu kabullenince memede
ağlaya-iç çeke sızlana uyudu..

off offf

Bundan bi kaç gün sonra sevgili mentorum Aslı'nın
da tavsiyesiyle Nilufer Hn'a gittik.
Anne -baba olarak pek bilinçli- pek okur yazarız
maşallah Leyla da iyi gdio ama
mesela bu durumda ne yapmalı?
nasıl davranmalı
loli elini prize sokmaa çalıştığında?
zort die gözümden gözlüğü çektiğinde nasıl cevap vermeli?

Nasıl nasıl?

1 saatlik görüşememiz pırt die geçiverdi.
Leyla içerde Raya'nın ayağında sallanarak uyudu...
Biz de Ali ile sorup dinledik- öğrendik (umarım)

Mesela Leyla'nın bu düşmesi ile ilgili konuşurken
Nilüfer benim ağlamakla ilgili takıntımı bulup çıkarı verdi.
Aslı'nın kulakları çınlasın çınnn çınnn...

Ben de döküldüm...
Çözüldüm ya da...

Bi ara sadece benim için de çalışacağız.
Ali daha sert-mantıklı
ben de acaip sümüklü çıktım.
Oysa kendimi az duygulu felan bulurdum hatta...
Neyse
zamanla goreceğiz.

Ve Leyla eğer ağlaması gerekiyorsa bırakacağız ağlasın...
Karnı tok, altı temiz ve derdi yokken ağlıyorsa,
bırakıcaz ağlasın...
Ama hep kucakta....
Öğrenicez bakalım...

Zor...

Ağlarken- kızgınken
duygularını anlıyorum ve buradayım demeyi öğrenicez...
Boşver demeden...
ağlama isteğini frenlemeden bu duygusunu tamamen içinde
tamamlamasını bekleyeceğiz...

Nilüfer seans çıkışında pek sosyal buldu Leyla'yı
Okuduğumuz yegane kitabın Dr. Sears'ın The Baby Book'u ve
Dokunmanın Mucizesi(Jean Liedloff) olduğunu duyup
mantığı ile büyütüldüğünü duyunca pek beğendi bizi...

Ay doktorlar beensin istio ya insanın canı
tuhafıma gidio arada ama ooole- naapiiym...
itiraf ediorum...

Mesal şimdi Hülya Sonugür azarlııcka mı beni...
"Aha salaklar- düşürdünüz kızı
ben size o kadar dedim yatakta yanlız bırakmayın die!" diicek mi?

2 kitap daha önerdi Nilüfer...
Bi tanesini zate Aslı bana verdiydi...
Okuyorum bi yandan- Gecen postlar da da bahsettimdi-
"Çocuğum Yemek Yemiyor"
diğeri de Aletha J. Solter'ın Bilinçli Bebek'i...
ısmarladımdı o vakitlerde zaten...
1 Dihim'e bi bana...
Geldi kaç gün oluo... Başlamadım daha okumaa- okuucam isallah...



Ekim'de bakalım sıradaki seanslardan neler çıkacak...




6 Temmuz 2010 Salı

Ve ilk tatil...

















Deliye hergün bayram gerçi ama,
8 ayı devirdik,
ancak tatile çıkabildik.
Ctsi sabahtan Ptsi gecesine kadar...

Evet,
günler oncesinden bavul yapıldı
(leyla'nınki tabiii ki -zira benimki gene son dekka kapandı)
heyecanla paketlenildi
gene busuru şey unutarak da olsa
hava alanına varıldı..


Bütün bir bekleme salonu boyunca saga sola
ileri geri emekledi...
Adamlarla fingirdedi...
Sanırım heyecanlı bişiiler olacağını
uyandığı ilk saatlerde anlamıştı...

Uçakta hemen uyudu...
Allahtan uyudu çunku 40 dk. kadar rötarlı kalktık.
Yaz geldi ya
Çok fena dolu uçaklar ve hava alanı...

Neyse,
bi sure soona uyandı ve
uçak yemeği ile öndeki arkadaki bebelerle eğlendi...
Uçaktan inip otele varana kadar biraz mızırdandı,
ustumuzu giyinip sahile varıp
suya deyince rahatladı...

Bolca kremlendik,
(doktorumuzun istemediği şekilde...)
mesela simidi - şişme havuzu felan
odada unutup
kenardan kenardan suya yanaştık...
Loli
çup çup suya vurdu önce,
soona tatdına baktı
biraz kum yedi...
şaşşırdı,
heyecanlandı,
eğlendi...
soona meme istedi...
Duş aldı,
çocukalra baktı
karpus yedi,
Güzelce gölgede uyudu.

:)

Yemek gelince uyandı...
kudurdu zaman zaman

gene deniz
gene duş
gene pampers
gene meme
gene uyku...

Bu düzenle devam ederken aslı ve ada geldiler...

Ada'yı gorunce gene cok heyecanlandı minik kızım...
accuk oynadılar
sonra maç peşine koştu babamıs..

Soona anne kız
odamıza gdip accuk geceye hazırlandık
Otelimize yakın sailors pub da yemek yedik..
dönüş yolunda uyuklamaya başladı loli...

Odamıza vardık
horr uyuduk
hop kalktık
hop kahvaltı...
Leyla emeklemyi oğrenip
hele bir de ustalaşınca
artık kucakta durduramıyoruz...
Hep yerlerde, mümkünse kedi peşinde...

:P

2. günümüzde güzel geçti.

Deniz uyku-meme-mama....

Akşam mavi ev'e yemeğe davetliydik.
Dizli bi kılık sectik ki..
paralanmasın dizler.
Gece sonunda bahçedeki
hamakta uyuya kaldı.
köpek zeytinle fazlasıyla yakınlaşan
pasaklı bi sokak çocuğu
açık havada
incir ağacı altında
horul horul uyudu...


Son gün beklendiği gibi pek hızlı geçti.
İlk defa bacağıma çiş yaptı!
Suda çok keyifle takıldı
Son dakikarda simitsiz- yüzme hareketleri bile yaptı..
Deli gibi şeftali yedi...
Otelimiz sahilde uyuyakalan Loli'ye bayaa müsaama gösterdi..
Tee 7lerde check-out ettik.
Pek şekerlerdi...

Dönüş yolunda da uyudu
Lounge'da erkeklerle flort etti,
Zar zor uyudu yolda...


Eve varınca deliksiz devam etti uyumaya...
Genel olrak pek uyumlu
çok şahane bi bebekti,
Hazırlıksız olduğumuz şeyleri öğrendik umarım...
Mesela
puseti kullanmadık ama yanımızda taşıdık..
Leyla'yı olmasa da,
Leyla'nın eşyalarını taşımamızda yardımcı oldu valla...
Ama gerek yok diye götürmeseydik,
kesin lazım olurdu ya....

Raya'sız da yaşayabildiğimizi görmek güzledi...
Aile olmak güzledi...
Büşürü yeni şeyi-
büsürü "ilk"i yaşarken "orada olmak" güzeldi...
"Loli'yle ilk tatil" pek güzeldi...